10 Aralık 2013 Salı

HATAY KÖMBESİ

HATAY KÖMBESİ
    

    Sevgili arkadaşlar sizinle bir kurabiye tarifi paylaşmak istiyorum. Okulumuz öğretmeni Dilşad hocamın tarifi. Kendisi Hataylı olunca tarifte oranın en lezziz kurabiyelerinden ... Kömbe.

    Kömbeyi niye çok sevdim? diye kendi kendime soruyorum. Cevap hazır. İçine konan baharatı mı ? desem, değil. Gün geçtikçe daha da çıtırlaşıp lezzetlenişi mi? desem değil. Bayatlamadan uzun süre  kalışımı desem hele,  hiç değil arkadaşlar.... Siz hiç hatırlıyor musunuz? Bir kurabiye pişirdiğinizde kokusunun mutfağınızdan günlerce gitmediğini... 
Ben hatırlıyorum.

    Geçenlerde bayramda gelenlere ikram etmek için, hem de Deniz'e giderken koyabileceğim bir şeyler olsun diye bir kurabiye yapayım dedim. Ama farklı bir kurabiye olsun istedim. Aklıma hemen kömbe geldi. Siz de duymuşsunuzdur adını eminim.   Aldım tarifi... Tabi ki Dilşad Hocamı da yanında getirerek...

    Birlikte yapalım iyice öğrenelim diye. Her kurabiyenin kendine has bir püf noktası vardır. Dilşad hocamın annesi bu işin piri bizde ondan destek alarak koyulduk işe. Elimizde kömbe kalıbı yoktu ama kalıpsızda güzel şekil vermesini öğrendik. Ve çok güzel bir dayanışma örneği sergileyip yaptık kömbemizi. Sonra da  bayramda gelenlerle paylaştık. Ooo.. çok güzel olmuş. Bu nedir? diyenlere nasıl yapıldığını,  şeceresini anlata anlata paylaştık. Belki de keyifli kısmı burdaydı.

  Hayır... Hayır ... Neydi beni en çok mutlu eden?  Kömbenin lezzetinden çok kokusuna takıldım dersem  anlayabilir misiniz?  Pişerkenki kokusu müthiş tamam, anladım. Ancak bir kurabiye  günlerce kokusunu evin içinde hissettirerek  kendini bu kadar sevdirebilir mi? İşte arkadaşlar ben bu kokuya takıldım kaldım. İnanılmaz bir koku. Sabahleyin kalkıyorum, mutfağa geçiyorum. Buram buram kömbe kokuyor. Gidiyorum okula,  geliyorum, yine kömbenin o kendine has insanın içini güzel duygularla dolduran kokusu... aman  Allahım. Ben hiç bir kurabiyenin kokusunun bu kadar güzel olabileceğini düşünmemiştim. İsterseniz bir deneyin. Bana hak vereceksiniz.  Bayram geçeli hayli oldu. Aslında bu duygularımı çok önce yazmalıydım. Bir türlü buna fırsat gelmedi. 

Nihayetinde yüreği güzel, kendi güzel bir kız  "Havva Teyze geçenlerde sen bir kömbe yapmıştın çok güzel olmuştu. Birlikte yapsak." deyince "Tamam yapalım" dedim. Kömbenin kokusunu yeniden hissedişimde aynı duyguları tekrar yaşadım. Mutfakta bıraktığı rayihası yine beni mest etti. Galiba bu koku bende biraz da  önceki yaşanmışlıkları  hatırlattı. Evimin dolu dolu olduğu, gelenlere keyifle hazırlıklar yaptığım günleri hatırlattı. Belki de bu kokuya takılışım bu yüzden. Ne güzel... Beni mutlu etti.

Evet.. bunları paylaşmalıydım. Bu güzel kömbe tarifini hiç bir yerde bulamazsınız. Size bütün detaylarıyla veriyorum. 


MALZEMELER
1 Kg. un
2 paket margarin
2 su bardağı şeker
1 su bardağı dolu dolu süt
2 tatlı kaşığı yedi türlü bahar,
1 paket vanilya,
10 adet karanfil ( dövülmüş),
1 tatlı kaşığı mahlep
2 tatlı kaşığı çörek otu
2 paket kabartma tozu
Bir kase susam (üzeri için)

HAZIRLANIŞI
Margarinleri erit,  içine şekeri dök. Yağla  birlikte şekeri karıştırarak iyice erit. Sütü dök, sırayla  yedi türlü baharat, karanfil, mahlep, çörek otu, vanilyayı koy karıştır.

Kabartma tozunu unla birlikte eleyerek yavaş yavaş karışıma ekle. Yumuşak ele yapışmayan bir hamur olmalı.1 kilo un bazen fazla gelebiliyor. O yüzden elinizin ayarına güvenin, unu ona göre koyun. Kurabiyenin en büyük özelliği iyi yoğurulması. Buna dikkat edin.İsterseniz 10 dakika dinlendirebilirsiniz.

Şekil verme aşamasında varsa kömbe kalıbı kullanın derim. Yoksa yaratıcılığınızı. Ceviz büyüklüğünde bezeler alarak elinizle yassıltıp yapılabilir. Her iki şekilde de lezzetten bir kaybımız yok. Becerikli ellerde neler olmaz ki...

Hepinize afiyet olsun. Mutfağınız buram buram sevgi koksun.